Muhafazakar Patronlar
Pek çok firmada müşterim olması sebebiyle gözlemlerim oldu. Bazıları oldukça muhafazakar yani Müslüman tipli bazıları da tam tersi sol görüşlü diyebileceğimiz tipte.
Hepsi aynıdır demeyerek sözüme başlamak istiyorum.
Hatta bir ara çalıştığım yeri de bu konuda yazabilirim.
İşçi türü 1:
Önce işçi işe başlar sabahleyin. yorgun, bitkin işe küskün. Tabi böyle olunca işe gelmesi de geçikebiliyor. İşini, aldığı ücreti sevmez. Ama yine de işe devam eder.
İşçi türü 2:
İşine zamanında gelir, dinamik, çalışma azimli bir şekilde güne başlar.
Hangisinin patronu olmak istersiniz?
Sanırım herkes ikinci tür işçinin patronu olmak ister. Ve de haklıdırlar. Herkes bu tür işçiler aramakla oldukça uzun süre harcıyorlar. Bulan buluyor bulamayan da ortada kalıyor.
Bizim muhafazakar patronumuz bu işçiyi aldığını varsayalım. İşe başlatır. işlerini önüne koyar. Birinci, ikinci, üçüncü iş... derken işçiyi işe boğar ve akşam erken! (saatinde) çıktığında da ağzını ekşitir. daha sonraları da sitem etmeye başlar. Bir süre sonra o aktif, çalışkan işçi oldu pasif işe yaramayan bir işçi. Patron işçiye işleri yükler kendisi gezer ve işçinin yaptığı işleri eleştirir. Sonrası 2. türdeki işçi oldu 1. türdeki işçi.
Bir de diğer bir patron aynı işçiyi almış olsun. İşçiye sosyal imkanlar sunup çalışma azmini artırıcı önlemler alır. Eline işleri birer birer verir. Üstüste koyup da işe boğmaz. Çalıştığı/yaptığı işten de ayrıca prim verir. Akşam ister saatinde çıksın isterse bir saat önce/sonra önemli değil. Üzerindeki işi zamanında bitirsin patron için önemli olan budur. Bu hem işin düzgün yürümesini hem de motivasyonun en üst seviyede olmasını sağlar.
Bu anlatılan iki hayali patron ve işçi aslında bizim her zaman karşımıza çıkan tiplerdir. Genelde muhafazakar kesim para vermeyi sevmez. Bu eskiden de böyleydi. Hatta Tanzimat döneminde işçilerin 7 gün çalışmasını isteyen yine kendini muhafazakar gören kesimdi. Malesef ülkemizde insanlarımın işlerinden memnun değil. Bunun birkaç nedeni var. İlk nedeni patronların işçisine davranış şekli. Diğer bir neden şükürsüzlük.
Tanıdığım yabancı ortaklı iş yerlerinde sosyal imkanlar daha fazla ama muhafazakar kesinde daha az. Hatta bazı muhafazakarlar namaza giden işçisine bile hemen gidip gelse işin başına diye neredeyse namaza da karşı bir yapısı var.
Şimdi soruyorum hangi patron hangi işçi?
Hepsi aynıdır demeyerek sözüme başlamak istiyorum.
Hatta bir ara çalıştığım yeri de bu konuda yazabilirim.
İşçi türü 1:
Önce işçi işe başlar sabahleyin. yorgun, bitkin işe küskün. Tabi böyle olunca işe gelmesi de geçikebiliyor. İşini, aldığı ücreti sevmez. Ama yine de işe devam eder.
İşçi türü 2:
İşine zamanında gelir, dinamik, çalışma azimli bir şekilde güne başlar.
Hangisinin patronu olmak istersiniz?
Sanırım herkes ikinci tür işçinin patronu olmak ister. Ve de haklıdırlar. Herkes bu tür işçiler aramakla oldukça uzun süre harcıyorlar. Bulan buluyor bulamayan da ortada kalıyor.
Bizim muhafazakar patronumuz bu işçiyi aldığını varsayalım. İşe başlatır. işlerini önüne koyar. Birinci, ikinci, üçüncü iş... derken işçiyi işe boğar ve akşam erken! (saatinde) çıktığında da ağzını ekşitir. daha sonraları da sitem etmeye başlar. Bir süre sonra o aktif, çalışkan işçi oldu pasif işe yaramayan bir işçi. Patron işçiye işleri yükler kendisi gezer ve işçinin yaptığı işleri eleştirir. Sonrası 2. türdeki işçi oldu 1. türdeki işçi.
Bir de diğer bir patron aynı işçiyi almış olsun. İşçiye sosyal imkanlar sunup çalışma azmini artırıcı önlemler alır. Eline işleri birer birer verir. Üstüste koyup da işe boğmaz. Çalıştığı/yaptığı işten de ayrıca prim verir. Akşam ister saatinde çıksın isterse bir saat önce/sonra önemli değil. Üzerindeki işi zamanında bitirsin patron için önemli olan budur. Bu hem işin düzgün yürümesini hem de motivasyonun en üst seviyede olmasını sağlar.
Bu anlatılan iki hayali patron ve işçi aslında bizim her zaman karşımıza çıkan tiplerdir. Genelde muhafazakar kesim para vermeyi sevmez. Bu eskiden de böyleydi. Hatta Tanzimat döneminde işçilerin 7 gün çalışmasını isteyen yine kendini muhafazakar gören kesimdi. Malesef ülkemizde insanlarımın işlerinden memnun değil. Bunun birkaç nedeni var. İlk nedeni patronların işçisine davranış şekli. Diğer bir neden şükürsüzlük.
Tanıdığım yabancı ortaklı iş yerlerinde sosyal imkanlar daha fazla ama muhafazakar kesinde daha az. Hatta bazı muhafazakarlar namaza giden işçisine bile hemen gidip gelse işin başına diye neredeyse namaza da karşı bir yapısı var.
Şimdi soruyorum hangi patron hangi işçi?
Yorumlar
Yorum Gönder