Hoşçakal...

Bugün çok sevdiğim birinin cenazesindeydim. Onu her gördüğümde içimde bir güzellik duyar hep yanımda kalsın isterdim. Hep etrafına gülümseyerek bakardı. Kimsenin üzgün durmasını sevmezdi.

Elinde olanı arkadaşlarıyla sevdikleriyle paylaşırdı. Tanıdık tanımadık herkese selam verirdi. Trafikte bile yayaları çok gözetirdi. Diğer araçlara gerektiğinde yol verirdi. Kırmızıda durup yeşilde geçerdi. Trafik çok yoğun olduğunda bile ağzına kötü söz almaz sabırla beklerdi.

Ailesine düşkündü. Annesini, Babasın arayıp hal hatır sorardı. O aradığında ailesi çok mutlu olurdu. Çünkü konuşması onlara huzur verirdi. Kimsenin hakkında kötü söz söylemezdi. Herkesin iyiliğini isterdi.

Sevgili Arkadaşım seni şimdiden özlemeye başladım. Daha yazım bitmedi ama anladım ki sensiz bu dünya sensiz çekilmez olacak. Sen olmadan birbirimize nasıl bakacağız, nasıl selamlaşıp güleceğiz?

Hep derdin sana kötülük edene selam verebiliyorsan bu vicdanının sadakasıdır. Senin sevmeyenin olmazdı zaten. Sen en zalimin gönlüne bile girecek kadar güzeldin. Hoşgörülüydün.

Arkadaşım. Şimdi seni uğurluyoruz. Seni mezara koyup gözümüz arkada kalarak evlerimize döneceğiz. Ama kalbimizin bir parçası hep seninle kalacak. Senin gibi olmak için elimizden geleni yapacağız. Biliyoruz ve inanıyoruz ki sen bizi görüyorsun bize yine gizli gizli selamlar gönderiyorsun. Şimdi seni merak edenlere ne diyeyim? Sen kim misin? Adına İnsanlık desem acaba anlarlar mı?

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Çifin çiçeği (Ağu-Avu çiçeği)

Trabzonlu Ses Sanatçıları-3 Süreyya Davulcuoğlu

Trabzonlu Ses Sanatçıları-6 Fahrettin Dilaver