Var Edenin Adıyla İnsanlığa İnen Nur

Efendim,
Dünyaya teşrif edeli 15 asır oldu. Kimse senin kadar anılmadı, kimse senin kadar insanlık üzerinde böyle etki yapmadı. Adın her anıldığında zevkle Sallallahu Aleyhi Vesellem deriz. Sen alemlerin sultanı gönlümüzün tacısın.

Efendim,
Bu kör kelime hazinemizle seni anlatmak istiyoruz fakat biliyoruz ki seni anlatmak öyle beş on cümleyle mümkün değil. Yazıyı bize yazdırana andolsun ki yazı da kalem de  her ne kadar beceremeseler de seni yazmaktan zevk duyuyor. Sana birkaç satır yazmanın verdiği mutlulukla gözyaşı döküyor.
Efendim, sana yaşadığımız zamandan biraz bahsetmek isterim;

Efendim,
Hani sen demiştin ki "Öyle bir zaman gelecek ki imanı gönülde tutabilmek tıpkı elinde köz tutmaya benzeyecek" sanırım o devir bizlere nasip oldu. Öyle bir zamanda yaşıyoruz ki dünyanın öteki ucunda olandan bile haberdar olabiliyoruz. Dünyanın dört bir yanında ebu cehiller var, Kardeşlerimizi birbirine düşürmüş onların güçlü olmaması için birbirleri ile düşman olması için elinden geleni yapıyorlar. Nerede fakir, yıkık dökük varsa hep Müslümanlar olmuş. Öyle bizi birbirimize düşman etmişler ki kardeş kardeşle kavgalı hale gelmiş.

Efendim,
Üzülerek ve esef duyarak belirtmek isterim ki pek çoğumuzda kardeş sevgisinin önüne başka şeyler geçmiş. Ufacık bir şey için bile birbirimize zarar verir hale gelmişiz. Sabretmeyi gönlümüz unutmuşuz. Komşumuzu bile tanımaz hale gelmişiz. Öyle bir devirde yaşıyoruz ki Efendim hep madde bağımlısı olmuşuz, her şeyi madde olarak düşünür hale gelmişiz. Her işin  arkasında bir menfaat arar olmuşuz.

Efendim,
Aslında anlatacak bir sürü olumsuz olaylar içinde yaşarken çağın getirdiği mesuliyetimiz de o kadar fazla olduğunu biliyoruz. Eskiden olsa bilmesek soracak kimsemiz olmasa belki affedilirdik. Ama şimdi hiç bilmediğimizi bile internetten açıp öğrenebiliyoruz. Bu yüzden mahşer günü bize "bilmiyordum" demenin yasak olduğunu da biliyoruz. O yüzden herkesten çok şefaatine muhtacız efendim.

Efendim,
Hep böyle çağımızda kötü şeyler olmuyor. Öyle kardeşlerimiz de var ki senin adını dünyanın dört bir yanına ulaştırmak için anadan, babadan, yardan ayrılıp gitmişler. Dünyanın dört bir yanına senin adını götürdüler ve çok da sevildiler. Öyle ki seni andıkları yerlerde güller yetişti. Bir gül bahçesi yetişiyor, Gül bahçesinin etrafına verdiği mis kokudan etkilenenler de merak edip bahçeye giriyor. Bahçeye girenler bahçenin güzelliğine hayran kalıp bir daha dışarı çıkamıyor.

İşte Efendim, birazcık sana halimizi anlatmak istedim.
İşte bu hal ile sana geliyoruz, bizlere de şefaat eder misin Efendim?

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Çifin çiçeği (Ağu-Avu çiçeği)

Trabzonlu Ses Sanatçıları-3 Süreyya Davulcuoğlu

Trabzonlu Ses Sanatçıları-6 Fahrettin Dilaver