Bir Kurban Hatırası

Her bayram büyüklerimizi ziyaret etmeyi gelenek haline getirmişiz. Zaten onları ziyaret etmesek bayramların ne kıymeti kalır ki?


Yine öyle bir bayram vakti Annemle babamın yanına geldim. Bayram namazı için erkenden kalktık, abdest alıp hazırlığımızı yaptık. Camiye gittik. Namazı kılıp eve döndük. Eve gelen evdekilerle bir bir bayramlaşıyordu. Bu manzarayı sadece bayramlarda yaşadığımız için çok farklı bir güzelliğe sahipti.

Sonra kurban kesimi için hazırlıklar başladı. Ben daha önce kurban kesilirken o alanda bulunmadığım için düşündüm ki gidip biraz daha uyuyayım. Onlar kurbanı kessin, gider derisini soyma, etleri kemikleri ayırma, paylaştırma işlemine yardım ederim. Ama gelin görün ki adam eksikliği yaşıyorduk. Herkes birine vekillik vermiş. Kalanların da birkaçı yaşlı ve kadınlar. Onlar da kurbanın kesimine yardımcı olamayacağı için bize de ihtiyaç vardı.

Çekine çekine ahıra gidiyordum. Korkuyordum. Cana kıyılacak, ürküyordum.

Bir an şöyle düşündüm: Kurbanı kimin için kesiyoruz? Kim istediği için kesiyoruz? Allah istediği için kesiyoruz. Yüce Rabbimiz bize bunu bir nimet olarak sunmuş. O zaman korku niye? Kötü bir iş yapmıyoruz, Rabbimizin istediği bir işi yapmaya çalışıyoruz. O halde Kurbanı severek ve isteyerek kesmek gerekiyor.

Aklıma bu düşünce geldikten sonra birden korkum ve ürkekliğim gitti. O sene iki kurbanlığın başını da ben tuttum öyle kesildiler.

Allah bir işe başlanıldı mı onda mutlaka yardım ediyor. Yeter ki ilk adımı atalım, O bize diğerlerini kolaylaştırıyor.

Şükürler olsun Büyüklüğüne ve Varlığına....

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Çifin çiçeği (Ağu-Avu çiçeği)

Trabzonlu Ses Sanatçıları-3 Süreyya Davulcuoğlu

Trabzonlu Ses Sanatçıları-6 Fahrettin Dilaver